logo

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Dostluk derneği üyelerini misafir etti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Dostluk Derneği üyeleri kabulünde konuştu.

Dostluk Derneği üyelerini Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde kabul eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, “17 Aralık, ülke siyasi hayatımıza tıpkı 27 Mayıs gibi, 12 Mart, 12 Eylül ve 28 Şubat gibi kazınmış kara bir günün, bir darbe girişiminin yıl dönümüdür. Evet, 17 Aralık 2013 tarihinde, polis ve yargı içine gizlenmiş çete, ipini elinde tutan üst aklın emir ve direktifleri doğrultusunda, kendi örgüt çıkarları için hükümetimize darbe teşebbüsünde bulunmuştur. Devlet hiyerarşisi dışında hareket eden bir cunta, yolsuzluk ve rüşvet kılıfına büründürdüğü bu darbe girişimiyle, hükümetle birlikte ülkemizin millî projelerini, kurumlarını ve 2023 vizyonunu hedef almıştır” dedi.

5

 

3Konuşmasının başında konuklarının ve vatandaşların Mevlit Kandili’ni tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu gece, İslam âlemi olarak, ümmeti olmaktan şeref duyduğumuz,  bütün bir kâinata rahmet olarak gönderilen Peygamber Efendimizin dünyayı teşriflerinin 1445’inci sene-i devriyesini idrak ediyoruz. Bizleri bir Mevlid-i Nebi’ye ulaştırdığı için Rabbime hamt ediyorum. Adalet, merhamet, muhabbet ve hikmet peygamberi, Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa’yı (SAV) tazim ve hürmetle yâd ediyorum” dedi.

Bu gece edilecek duaların, kılınacak namazların, akıtılacak gözyaşlarının, milletimiz ve İslam âlemi ile tüm mazlum ve mağdurlar için hayırlara vesile olmasını niyaz ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, gecenin; Suriye’den Irak’a, Filistin’den Mısır’a, Somali’den Libya’ya, Balkanlardan Kafkaslara zulmün, çatışmanın, kan ve gözyaşının dinmesine vesile olmasını diledi.

“BİZDEN ÖNCEKİ NESİLLER, TÜM BASKILARA ALDIRMADAN MÜCADELE ETTİLER”

Bu buluşma vesilesiyle birlikte yol yürüdüğümüz, dava arkadaşlığı yaptığı kişilerden vefat etmiş olanları rahmetle yâd eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, eski Başbakanlardan merhum Necmeddin Erbakan’ı da şükranla, minnetle, özlemle andığını belirtti ve şöyle dedi: “Bizden önceki nesiller, gerçekten çok zor şartlar altında, tüm imkânsızlıklara rağmen, baskılara aldırmadan mücadele ettiler. Onlar, hiçbir zaman yılgınlığa düşmeden, yeise kapılmadan, umudu daima diri tutarak, ‘Bâki kalan bu kubbede bir hoş sadâ imiş” diyerek hak bildikleri yolda halis niyetle yürüdüler. Bugün burada bir arada olabiliyorsak, böylesi müstesna bir atmosferi teneffüs edebiliyorsak, şüphesiz bu önce Allah’ın takdiridir; sonra da bu davaya gönül vermiş, bu uğurda çile çekmiş dostlarımızın, kardeşlerimizin fedakârlıklarının neticesidir.”

“TARİH, HEPİMİZ İÇİN ÖNEMLİ BİR İBRET VESİKASIDIR”

Tarihin, hepimiz için önemli bir ibret vesikası olduğuna işaret ederek, “Geçmişi bilmeden bugünü kavrayamaz, bugünü bilmeden de geleceği inşa edemeyiz. Tarihten aldığımız ders ve ilhamla geleceğe yürürüz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘insan unutmakla maluldür’ anlamına gelen ‘hafızayı beşer nisyan ile maluldür’ sözünü hatırlattı ve bu yüzden sık sık hafızalarımızı tazelemeye, fikri takip yapmaya ihtiyacımızın olduğunu söyledi.

11

Yakın tarihte tecrübe ettiğimiz, hepimizi derinden etkileyen menfi olayların, acı tecrübelerin tekrarını engellemek ve aynı hatalara düşmemek için, önceki nesillerin başından geçenleri ve kendi yaşadığımız olayları tekrar tekrar gözden geçirmemiz gerektiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 17 Aralık tarihine atıfta bulunarak şunları söyledi: “17 Aralık’ta bir kutlu günün, bir düğün gününün, büyük mütefekkir, gönül insanı Mevlana Celâlettin Rumi Hazretleri’nin vefatının, vuslatının, yani Şeb-i Aruz’un 742’nci yıl dönümünü hep birlikte idrak ettik. Aynı zamanda 17 Aralık, ülke siyasi hayatımıza tıpkı 27 Mayıs gibi, 12 Mart, 12 Eylül ve 28 Şubat gibi kazınmış kara bir günün, bir darbe girişiminin de yıl dönümüdür. Evet, 17 Aralık 2013 tarihinde, polis ve yargı içine gizlenmiş çete, ipini elinde tutan üst aklın emir ve direktifleri doğrultusunda, kendi örgüt çıkarları için hükümetimize darbe teşebbüsünde bulunmuştur. Devlet hiyerarşisi dışında hareket eden bir cunta, yolsuzluk ve rüşvet kılıfına büründürdüğü bu darbe girişimiyle, hükümetle birlikte ülkemizin millî projelerini, kurumlarını ve 2023 vizyonunu hedef almıştır.”

0

“‘İHANET ÇETESİNİN İNLERİNE GİRECEĞİZ’ SÖZÜNÜ VERDİK VE BUNU GERÇEKLEŞTİRDİK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 40 yıldır takiyye yaparak milletin iyi niyetini istismar eden; hizmet, eğitim, yardımlaşma görünümünde hareket eden yapının maskesinin 17 Aralık 2013 tarihinde tamamen düştüğüne dikkat çekerek, Pensilvanya’daki çete lideri tarafından büyük bir gizlilik içinde dini cemaat görünümünde inşa ettiği şebekenin asıl amacının ve kimler tarafından ne şekilde kullanıldığının millet tarafından görüldüğünü belirtti.

 

 

17-25 Aralık darbe girişimi karşısında, o gün millete, ‘ihanet çetesinin inlerine gireceğiz’ sözünü verdiklerini ve bunu gerçekleştirdiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, 40 yıllık bir çalışmanın neticesinde devletin tüm kurumlarına sızdıkları için bu mücadelenin kolay olmadığını ve kendilerini yorduğunu dile getirdi.

“HARİTA ÜZERİNDE YER GÖSTERİP KAÇACAK DİYE İFTİRA ATAN KİBİR ABİDELERİ, BUGÜN KAÇACAK DELİK ARIYOR”

Bundan 2 yıl önce, büyük bir hırsla, büyük bir pervasızlıkla, Türkiye’nin bağımsızlığına, milletin kazanımlarına saldıranların, şu anda hukuk önünde hesap verdiğine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizim için harita üzerinde yer gösterip, yok Malezya’ya, yok Sudan’a kaçacak diye iftira atan kibir abideleri, bugün kaçacak delik arıyorlar. ‘Dönemin Başbakanı’ diye sözde iddianame hazırlayanların, mahkeme önünde korsan bildiri dağıtanların, ‘kollarına kelepçeyi önce ben takacağım’ diye meydan okuyanların kendileri aynı akıbete maruz kaldı. Devletin kriptolu telefonlarını dinleyenler, Türkmenlere, Bayırbucak Türkmenlerine yardım götüren MİT tırlarını durduranlar; iftirada, kumpasta, ihanette sınır tanımayanlar, işte bugün yaptıklarının hesabını tek tek veriyor.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘Haram lokma yemedik’ diyerek şov yapanların sınav sorularını çalmaktan yolsuzluğa, himmet paralarını Türkiye karşıtı lobilere peşkeş çekmeye kadar harama bulaştıklarının görüldüğüne vurgu yaptı şu açıklamalarda bulundu: “Altın madenlerinde neleri nasıl kazandıkları, kara para aklama operasyonlarını nasıl yürüttüklerinin hepsi şimdi ortaya çıkıyor. Bunları maşa olarak kullanan, iplerini ellerinde tutan çevreler de, gördükleri beceriksizlik karşısında, kendilerini terk etmeye başlamışlardır. Daha da önemlisi, yıllardır kanını emdikleri milletimizin nazarında tüm itibarlarını kaybetmişlerdir.”

“PARALEL DEVLET YAPILANMASI, BİR TEHDİT OLARAK MİLLÎ GÜVENLİK SİYASETİ BELGESİNE GİRDİ”

Milletten aldıkları güçle bu kanser hücresini vücuttan temizlemek, bir daha ülkenin başına bela olmasının önüne geçmek için çalıştıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, Paralel Devlet Yapılanması’nın, bir tehdit olarak Millî Güvenlik Siyaseti Belgesine girdikten sonra, yapı ile mücadelenin daha hızlı ve etkin bir şekilde işlemeye başladığını söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu mücadelede yaşanan kimi sıkıntıların gerekli kanuni düzenlemeler yapılarak kısa sürede aşılacağını, ABD’de güçlü bir hukuk bürosuyla yapılan çalışma neticesinde orada da yapının ciddi manada rahatsız olmaya başladığını açıkladı.

Bir dönem uluslararası basını da kullanarak, bilhassa Avrupa Birliği nezdinde Türkiye’yi, DAEŞ terörüne göz yuman, destek veren ülke gibi göstermek için çok yoğun propaganda yürüttüklerine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, yapının, basın özgürlüğü üzerinden Türkiye’yi yıpratmak,  Batı kamuoyu nezdinde mahkûm ettirmek için kapı kapı dolaştığını ancak bu iftira kampanyasını da boşa çıkardıklarını sözlerine ekledi.

“ÇETE LİDERİ BAŞTA OLMAK ÜZERE, DİĞER KAÇAKLARI DA GETİRİP ADALETE TESLİM EDECEĞİZ”

Paralel örgütün uluslararası bağlantılarının üzerine de kararlılıkla gittiklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, yapının pek çok ülkede faaliyetlerinin durdurulduğunu ya da yakın takibe alındığını ve artık hiçbir yerde eskisi gibi rahat hareket edemediklerini söyledi. Pensilvanya’daki çete lideri ve örgüt üst yönetiminin Türkiye’ye iadesi noktasında da, gereken tüm hukuki süreçleri, içeride ve dışarıda yürüttüklerini açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Nasıl Başbakanlık ofisine böcek koyanları saklandıkları inlerinde bulup, yargıya teslim etmişsek, inşallah çete lideri başta olmak üzere, diğer kaçakları da getirip, adalete teslim edeceğiz. Nereye kaçarlarsa kaçsınlar, Fîzan’a da gitseler, yaptıklarının hesabını vermekten onları hiç kimse kurtaramayacak” diye konuştu.

“MİLLET, İHANETİ VE SIRTINDAN BIÇAKLANMAYI ASLA AFFETMEZ”

Gafletin tembihle, cehaletin talimle, hatanın özürle giderilmesinin mümkün olduğuna değinen, “Ama ihanetin ilacı yoktur” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin, birçok şeyi belli bir dereceye kadar makul görüp anlayışla karşıladığını ancak ihaneti, sırtından bıçaklanmayı asla atfetmediğini dile getirdi ve açıklamalarına şu cümlelerle devam etti: “İnşallah biz de milletimizin bu hissiyatına tercüman olacak, bu ihanet çetesini ülkemiz, milletimiz için bir tehdit olmaktan tamamen çıkaracağız. Bunu milletimiz için, geleceğimiz için, istiklalimiz ve istikbalimiz için yapacağız. Bir daha bu tarz ihanet çetelerinin topraklarımızda neşvünema bulamaması, onların ipini ellerinde tutanların böyle bir şeye tekrar cesaret edememeleri için gayret göstereceğiz.”

“TÜRKİYE, TERÖR ÜZERİNDEN TERBİYE EDİLEMEYECEK KADAR GÜÇLÜ BİR ÜLKEDİR”

“Paralel yapı, milletimizin kutlu yürüyüşünü sabote etmek için kullanılan ne ilk, ne de son araçtır” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bir dönem sağ-sol kavgasını, Alevi-Sünni çatışmasını kışkırtanların ve kardeşi kardeşe düşürenlerin önce Gezi Olayları, ardından da Paralel İhanet Çetesi üzerinden amaçlarına ulaşmak istediğini vurguladı. Bugün de aynı çevrelerin, PKK, DHKP-C ve DEAŞ gibi terör örgütleri üzerinden oyunlarını devam ettirdiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Öncekiler gibi bu örgütler de, Türkiye’nin istikrarını, huzurunu, güvenliğini bozmayı başaramayacaklardır. Artık, eskisi gibi manipülasyona açık, dengeleriyle rahatça oynanabilen, zayıf bir ülke değiliz. Açık ve net konuşuyorum: Türkiye, terör üzerinden terbiye edilemeyecek kadar güçlü ve büyük bir ülkedir” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Paralel Yapı’nın PKK ve benzeri örgütlerle el ele olduğunu ve beraber hareket edip beraber çalıştıklarını ifade etti ve “Bu tabii bizim için ayrı bir üzüntü vesilesiydi. Çünkü biz o bildiğimiz tanıdığımız kişilerin onlarla birlikte olmasını kabul edemezdik. Ama onlar ne yazık ki bunu kendi ruh dünyalarına sindirmişler” değerlendirmesinde bulundu.

“1 KASIM İTİBARİYLE YENİ TÜRKİYE’NİN İNŞA SÜRECİ BAŞLADI”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1 Kasım itibariyle, artık yeni Türkiye’nin kapılarının aralanıp inşa sürecinin başladığı bir döneme girildiğine işaret ederek şunları kaydetti: “İnşallah önümüzdeki süreç, millet iradesi üzerinde hiçbir vesayet odağının kalmadığı, sivil siyasetin tahkim edildiği, bunun yeni ve sivil bir Anayasa ile taçlandırıldığı çok farklı bir dönem olacak. Hepimiz el birliği içerisinde, ‘Yeni Türkiye’nin inşasına bir tuğla da ben koymalıyım.’ düşüncesiyle hareket etmeliyiz. Ak saçlılarımızın engin tecrübesi, gençlerimizin cesaret ve enerjisiyle bu inşa sürecini, inşallah, başarıyla tamamlayacağız. Ben, geleceğimizin bugünlerimizden çok daha aydınlık, çok daha parlak olduğuna yürekten inanıyorum.”

Konuşmasının sonunda Mevlit Kandili’nin; ülkemiz, milletimiz, bölgemiz, tüm İslâm âlemi ve insanlığın huzuruna vesile olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini, “Rabbim aramızdaki uhuvveti, muhabbeti, dostluğu muhafaza etsin, daha da bereketlendirsin diye dua ediyorum” diyerek tamamladı.

 

http://www.tccb.gov.tr/haberler/410/37375/cehalet-talimle-hata-ozurle-giderilir-ama-ihanetin-ilaci-yoktur.html

www.koyulhisar.com

” Rabbim bizleri ve bütün mü’minleri sırât-ı müstakîm üzere sâbit kılsın. Gayretlerimize bereketler ihsân eylesin. Çalışmalarımızı, âhirette istifade edeceğimiz sadaka-i câriyelerden eylesin inşallah.”

 

#

SENDE YORUM YAZ