logo

Koyulhisar’da Yaylacılık Geleneği!

Unutturmamak için, yaşatmaya çalıştığımız, unutulan geleneklerimizden biri de yayla göçleridir.

ozel

Kültürümüzde köklü bir yere sahip olan yayla göçleri çok az yaşanır oldu. Köy hayatımız köklü olarak değişime uğradı desek yeridir. Geçmişte oba, yaylak, mezra, diye adlandırdığımız isimler artık unutuldu.İlçemizde pek çok köyümüz yazın yaylaya, kışın köye dönerlerdi. Bunun için yayla kelimesinin türkülerimizde, destanlarımızda büyük yeri vardır. Bu gelenek bizde hala devam ediyor. Unutulmuş değil ancak eskigisi gibide değil.

2

Mayıs-Haziran aylarında köylü toplanarak yaylaya göç gününü kararlaştırır, bir hafta öncesinden göç hazırlıklarına başlanırdı. Göç gününün akşamında lüzumlu olacak kap kacak hazırlanır, götürülecek hayvanlar sürüler  tutulur, sabahın erken saatlerinde köyde heyecanlı bir hareketlilik başlardı. Atını, katırını,eşeğini yükleyen, hayvanlarını önüne katan tutardı yaylanın yolunu. Yaşlısından çocuğuna varana kadar herkes bu günü büyük bir heyecanla beklerdi. Yayla göçünü Annemden çok dinledim  3 – 5 km’ lik yayla yolculuğunda bayramlık elbiselerini giymiş, allı pullu genç kızların hep bir ağızdan söyledikleri türkülere, özene bezene süslenmiş ineklerin, koyunların, kuzuların zil sesleri eşlik edermiş.

Ya şimdilerde göçlerin şekli de amacı da, yönü de değişi verdi.

10

Sonbahar aylarında soğukların bastırmasıyla birlikte köylere dönüş için hazırlıklar başlarmış, bu defa bereket dolu yükler hazırlanırmış. Artık ne koyun, ne kuzu sesi kaldı ovalarda yaylalarda.Artık yaylalarımız sessizliğe büründü. Yaylacının yaptığı yağlar, lorlar, peynirler yüklenir atlara, katırlara, köyün tozlu yollarında uzun bir konvoy oluştururmuş. Artık atların katırların yerini arabalar aldı. Günlük gidilip geliniyor yaylalara. Yaylalar arasında Kalınpınar yaylasını çok sevdim yapılan o peynirlerini ise hiçbir zaman unutamam

Yayla peyniri Koyulhisarda daha çok küp veya  bidonlara konulur, ağzı kapatılarak bekletilir. Sonbahar sonunda veya kış başlarken açılan çıkarılan peynir biraz uzun bekletilmişse küflenerek mavi renge bürünür. Buna yörede “ göğermiş  peynir ” denir. Göğermiş peyniri soba üzerinde hafif ısıtılarak gevrekleşen saç ekmeği yada tandır ekmeği ve lavaşla yendiğinde çok leziz olmaktadır.

Yayla Resimlerimiz İçin

http://www.panoramio.com/user/912075?comment_page=1&photo_page=18&show=all

Okur gözüyle seyahat fotoğraflarınızı bize ulaştırın.

Son bir yılda çektiğiniz en güzel memleket fotoğrafını en fazla 20 cümleyi aşmayacak öyküsüyle bize gönderin, hemen yayımlayalım: selimefe@yandex.com

 

#

SENDE YORUM YAZ